PERİBACALARININ DİYARI 'KAPADOKYA'
Bu hafta yolumuzu Peribacalarının diyarı Kapadokyaya çevirdik. Bölgede Yeşil Yıldız çalışmaları yapan ve birçok otelinde Yeşil Yıldız Danışmanı olan Antalyanın önemli Çevre Danışmanlığı firmalarından Ayel Çevre Danışmanlık Firması Genel Koordinatörü Ertunç Demir ile birlikte Kapadokyaya doğru yıla çıktık. Çetin kış şartlarının yaşandığı yollarda karlı dağları aşarak farklı bir atmosferin yaşandığı Kapadokyaya geldik. Nevşehirden sonra Ürgüp ve ardından da Ayvalı Köyünde konaklayacağımız Gamirasu otelde molamızı verdik. Gamirsu Otel Yeşil yıldızlı bir tesis olmak için çalışmalarını sürdürürken, çevreye olan özeni ile de dikkat çekiyor.
Kapadokya bölgesi, doğa ve tarihin dünyada en güzel bütünleştiği yer. Bir dönemler Coğrafik olarak yaşanan olaylar bölgenin simgeleri olan Peribacaları'nı oluştururken, tarihi süreçte, insanlar da, bu peribacalarının içlerine ev, kilise oymuş, bunları fresklerle süsleyerek, binlerce yıllık yaşlı medeniyetlerin izlerini günümüze taşımış. Yaptığım araştırmalar da; Roma İmparatoru Augustus zamanında antik dönem yazarlarından Strabon 17 kitaplık 'Geographika' adlı kitabında (Anadolu XII,XIII,XIV) Kapadokya Bölgesi'nin sınırlarını güneyde Toros Dağları, batıda Aksaray, doğuda Malatya ve kuzeyde Doğu Karadeniz kıyılarına kadar uzanan geniş bir bölge olarak belirtmiş.
Bu günkü Kapadokya bölgesi ise Nevşehir,Aksaray, Niğde, Kayseri ve Kırşehir illerinin bulunduğu alanlar. Daha dar bir alan olan kayalık Kapadokya Bölgesi ise Uçhisar, Ürgüp, Avanos, Göreme, Derinkuyu, Kaymaklı, Ihlara ve çevresinden oluşuyor.
Kapadokya Gamirasu Otel Genel Müdürü Emre Başer bizi karşılıyor. Gamirasu Otel, Kapadokya'nın el değmemiş köylerinden Ayvalı'da bulunuyor. Otele yerleştikten sonra Emre Başer Müdürümüz bizlere oteli gezdiriyor. Etkileyici ve büyüleyici manzara yol yorgunluğumuzu alıyor. Bölgede kış döneminin sessizliği yaşanırken, köyün ortasında yer alan vadi ise dikkat çekici. Gamirasu Otel, yedi adet eski Kapadokya evinin ve tarihi bir manastırın özenle restore edilmesiyle oluşturulmuş. Otelin bir bölümü, bin yıl öncesine kadar Hristiyan Rahipler tarafından kullanılmış. Otelin gezisi sırasında Rahiplerin odalarından birisine giriyoruz. İçerisinde duvarlarda hala freskler duruyor. Hatta birçok yabancı turistin bu oteli seçmesindeki sebeplerin başında ise bu kilise içinde de ayinler yapmak istemeleriymiş.
Gamirasu Otel Genel Müdürü Emre Başer, Kapadokyaya ilginin devam ettiğini ve en iyi hizmeti vermeye çalıştıklarını söylerken, 1999 yılında bölgenin ilk kaya oteli olarak hizmete açıldıklarını ve özenle restore ve dizayn edilmiş 33 adet mağara odada gelen konuklara hizmet verdiklerini bizlere iletiyor. Başer bu arada otelin organik bahçesi ile de dikkat çektiğini de belirtirken şunları söylüyor bizlere:
Otelimize ait organik tarlamızda yetiştirdiğimiz ürünlerimizi misafirlerimize sunuyoruz. Gamirasu Cave Otelde, kahvaltı ve yemek çeşitlerinin tamamı, köydeki tarım alanlarında ve otelin kendi bahçesinde yetişen organik ürünlerle hazırlanıyor. Kahvaltıda hakiki petek köy balı, ev yapımı reçel, köy peyniri, kaymak, köy ekmeği ve bol meyve çeşidinden oluşan 25 çeşit bulunuyor ve müşterilerimizin çoğunluğunu ABD, Güney Amerika ve Kanada gibi ülkelerden gelenler oluşturuyor. Bu arada otelimizin içinde 11. yüzyıldan kalma bir manastır da yer alıyor.
Ürgüpe gelmeden önce kendisini aradığımız Ürgüp Belediye Başkanı Fahri Yıldıza da uğrayıp bölgedeki gelişmeleri kendisinden dinlemek istiyoruz ancak Belediye Basın Danışmanı Faruk Özzenginden kendisinin Ankarada olduğunu öğreniyoruz ve yolumuzu bölge turizmcilerinin görüşlerini almak üzere Ürgüpe çeviriyoruz.
Avusturalyalı ve Kanadalı misafirlerdeki düşüş Çin ve Hintli misafirlerin artışı ile dengelendi
Önce Ürgüp Merkezde bulunan Fresco Cave Suites&Mansions a uğruyoruz. Genel Müdür Gamze Toybıyıkın yakın ilgisi ile burada bir çay molası veriyoruz. Burada Küçük Oteller Derneği Kapadokya temsilcisi Hüseyin Tokat ile karşılaşırken sezonu ve Kapadokyadaki turizmindeki gelişmeleri kendisinden dinliyoruz:
Geçtiğimiz yılın sonunda gelen turist sayısını daha iyi analiz edebilmek adına müze girişlerinden ziyade Nevşehir İl Kültür Turizm Müdürlüğü'nden Nevşehir İli geneli jandarma ve polis bölgesi KBS (Kimlik Bildirim Sistemi) verilerini aldık. Bu veriler sonucunda 2014 yılında Kapadokya'da konaklayan yabancı turist sayısında bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 8,8 lik bir artış görülüyor. Aynı çalışmada Kapadokya'da konaklayan kültür gezgini profilinin de 2014 yılında belirgin bir değişiklik gösterdiği gözlendi. Avusturalyalı ve Kanadalı misafirlerdeki düşüş Çin ve Hintli misafirlerin artışı ile dengelenmiş. Japon misafirlerde ise maalesef 2014 yılında 2012 yılına göre % 59 azalmış durumda. Kapadokya'daki Küçük Otellerin doluluğu dünyada kültür gezginlerinin çoğalması ile her yıl daha iyiye gidiyor. Fakat, Türkiyede 2015 yılı turizmciler için çok öngürülebilen bir yıl olmayacak. Çanakkale Savaşının 100. yılı dolayısıyla 2015 yılında Avustralya'da Türkiye yılı ilan edilmesi yabancı turist sayısını arttırabilir
Buradaki görüşmemizi tamamladıktan sonra Kapadokya turizmi ile ismi bütünleşmiş Dinler Hotelsin Ürgüpteki oteline konuk oluyoruz. Dinler Hotelsin Ürgüp dışında, Nevşehir,Göreme ve ayrıca Alanyada da bir oteli bulunuyor. Burada bizi sıcak ve samimi bir şekilde karşılayan Dinler Hotels Genel Müdürü Yakup Dinler ile bölge turizmi adına konuşmaya başlıyor ve Pazar konusunda görüşlerini alıyoruz:
Kapadokyada son dönem Pazar kayması oldu. Eskiden Kapadokya Japonlarla özdeşleşmişti. Maalesef artık Japonumuz yok. Japon pazarını neden kaybettik? Sorusuna ise şu cevabı verebiliriz. Geçtiğimiz dönemlerde Kapodokyada bir Japona yapılan tecavüz ve ölüm olayı Japonları ve Japon pazarını çok ciddi etkiledi. Bu olay bu pazarın bıçak gibi kesilmesine neden oldu. Yine benin ikinci öngörüm ise burada Jopan turiste iyi hizmet verilemedi. Yani tur operatörüne ödedikleri ücret ile aldıkları hizmet birbirini karşılamadı. Hizmetten ötürü büyük sıkıntılar yaşandı. Yine yeni yeni karşılaşmaya başladığımız bir başka neden ise, IŞIDın iki Japonu öldürmesi olayıdır. Bu olaydan sonra da çok ciddi iptaller yaşandı. Kapadokyada Japon pazarı şu anda yok diyebiliriz
Son dönem Brezilyadan Kapadokyaya ilginin arttığına da dikkat çeken Yakup Dinler, Kapadokyanın Uzak Doğuda ise popüler olduğunu söylüyor:
Bir dönem burada herkes Fransızca öğrenmeye ve bu konuda rehberlik yapmaya başladı. Sonrasında Fransızcacılar Japonca öğrenmeye ve bu konuda hizmet vermeye başlandı. Şimdi ise bu Japoncacı olanlar Portekizce öğrenmeye ve Portekizce rehberlik hizmete vermeye başladı. Bu dil ise Brezilyalılar için öğrenildi. Şu anda Kapadokyada yeni Pazar olarak Brezilya pazarını gösterebiliriz. Bu konuda bir sayı veremiyorum. Ama artış olduğunu söyleyebilirim. Fransızlar ciddi bir şekilde düştü bölgede. Bu beklenen bir şeydi. Sebebi ise şu. Fransızlar son iki üç yıldır Shooping grupları adı altında buraya çok geliyorlardı. Tur operatörleri bu konuda oldukça yüklediler. Üç dört yıl güzel verim alınıyor ama ardından yok oluyorlar. Shoping grupları da bölgemize gelmese halimiz harap diyebilirim. Bu arada Norveç,İsveç,Hollanda, Belçika ,İsviçre ,Lüksemburg gibi pazarlarda gelişme içinde. Bunun yanı sıra Latin pazarı Brezilya, Arjantin gibi pazarlarımızda gelişmekte. Bu arada Kapadokya olarak Uzak Doğuda popüleriz. Singapur, Endonezya , Malezya ve Tayvandan misafirlerimiz de geliyor. Çin grup anlamında değil ancak münferit anlamda. Konuştuğumuz grupların dışında Kapadokyaya bir de münferit anlamda ziyaretçi gelmektedir. Artık grupla gelenler Shoppingçi oldu, münferit gelenler ise Kültür turistleri oldu. Münferit gelenler yüksek harcama yapıyorlar. Kapadokya oda fiyatları açısından farklı fiyat seçenekleri sunuyor. On Euroya da oda bulabilirisiniz, bin Euroya da oda bulabilirsiniz
Kapadokyanın daha çok tanıtıma ihtiyacı olduğuna inandığını belirtiyor bizlere Yakup Dinler..
Kapadokya ederinde değil. Yeterince tanıtım yapıldığına inanmıyorum. Ülkesel tanıtım anlamında herkes kendi çapında bir tanıtım çabası içinde. Son dönem Kapodokyada bu konuda bir oluşum içindeyiz. İsim yok. Bölgemizdeki belli başlı oteller, balon firmaları, seyahat acenteleri ve THYnin de büyük desteği ve bölgesel kalkınma ajanslarının da katkıları ile bu oluşum ile yurt dışında bir tanıtım atağına geçtik. Bu oluşum ile Çin ve Hong Konga gittik ve buraya da Kapadokya Alt Yapı Birliği büyük bir destek verdi. Bu arada İskandinavya ile Malezya, Singapur ve Hindistana da gittik. 15 20 kişilik grubumuz ile gittiğimiz ülkelerde Workshoplar düzenliyoruz. Artık Fuar dönemlerinin geçtiğine inanıyorum. Büyük fuarlara gidelim tanıtım yapalım olayları artık geride kaldı. Artık insanlar karşılıklı oturup bilgi almak istiyor. Dünyadaki turizm fuarları da artık buna dönüyor. Çok ciddi bir hazırlık ile oluşumda bulunan firmalar ve bölgemizin tanıtımının yer aldığı Kapodokya katalogu hazırlıyoruz. Amacımız kendimi anlatmaktan ziyade destinasyonumuzu tanıtmak oluyor. Bunun çok güzel geri dönüşümlerini alıyoruz
Ruslar açısından Kapadokyanın çok önemli bir destinasyon olduğuna dikkat çeken Yakup Dinler bu konuda özellikle Antalyaya gelen Rusların yeni başlayacak Nevşehir Antalya uçuşlar ile Kapadokyaya akın edeceklerine inandığını ifade ederken bu konuda bize şu bilgileri veriyor.
Rusya açısından özellikle Ortodoksların ilgi gösterdiği bir merkez Kapadokya. Bundan sonra yeni Pazar hedefimiz de Rusya olacaktır. Rusya bizim için oldukça önemli bir destinasyon. Bu dönemde Rusyada yaşanan gelişmeler neticesinde bir şanssızlık yaşasak da bu pazardan büyük bir beklentimiz var. Rus turist Kapadokyaya hiç gelmiyor diyebiliriz. Antalyaya gelen Ruslar günübirlik ya da iki günlük turlar ile Kapodokyaya geliyorlar. Antalya Kapodokya arası otobüs ile yaklaşık 12 saat sürüyor. Rus turist bu yolculuktan ürküyor ve korkuyor. Fakat bu yıl 1 Nisan itibarıyla Anadolujet ile Nevşehir Antalya arası uçuşlar başlıyor. Buda Kapodokyaya Rus turistlerin daha çok gelmesini sağlayacaktır
Buradaki görüşmemizi tamamladıktan sonra Ürgüp Çarşısına iniyoruz ve esnaflar ile sohbet ediyoruz. Bir memnuniyetsizlik sezerken, yeni sezonun kendileri için iyi geçmesini umut etmekten başka çarelerinin olmadığını bize iletiyorlar Kapadokya esnafı.. Bu arada dönüş yolculuğuna hazırlanırken bölgede çok önemli bir tat olan Testi kebabını tatmadan olmaz diyerek küçük bir mola veriyoruz. Kapadokya bölgesinin en özel lezzetlerinden birisi olan geleneksel testi kebabı Avanos testisi içine et konulup tandırda pişirilerek yapılıyor. Gerek lezzeti gerekse sunumu ile mutlaka tadılmalı diye düşünüyorum. Kapadokyadaki gezimizi tamamladıktan sonra yolumuzu Antalyaya doğru çeviriyoruz. Bu haftalık bu kadar, haftaya görüşmek üzere
Kapadokya bölgesi, doğa ve tarihin dünyada en güzel bütünleştiği yer. Bir dönemler Coğrafik olarak yaşanan olaylar bölgenin simgeleri olan Peribacaları'nı oluştururken, tarihi süreçte, insanlar da, bu peribacalarının içlerine ev, kilise oymuş, bunları fresklerle süsleyerek, binlerce yıllık yaşlı medeniyetlerin izlerini günümüze taşımış. Yaptığım araştırmalar da; Roma İmparatoru Augustus zamanında antik dönem yazarlarından Strabon 17 kitaplık 'Geographika' adlı kitabında (Anadolu XII,XIII,XIV) Kapadokya Bölgesi'nin sınırlarını güneyde Toros Dağları, batıda Aksaray, doğuda Malatya ve kuzeyde Doğu Karadeniz kıyılarına kadar uzanan geniş bir bölge olarak belirtmiş.
Bu günkü Kapadokya bölgesi ise Nevşehir,Aksaray, Niğde, Kayseri ve Kırşehir illerinin bulunduğu alanlar. Daha dar bir alan olan kayalık Kapadokya Bölgesi ise Uçhisar, Ürgüp, Avanos, Göreme, Derinkuyu, Kaymaklı, Ihlara ve çevresinden oluşuyor.
Bin yıl öncesine kadar Hristiyan Rahipler tarafından kullanılıyormuş
Kapadokya Gamirasu Otel Genel Müdürü Emre Başer bizi karşılıyor. Gamirasu Otel, Kapadokya'nın el değmemiş köylerinden Ayvalı'da bulunuyor. Otele yerleştikten sonra Emre Başer Müdürümüz bizlere oteli gezdiriyor. Etkileyici ve büyüleyici manzara yol yorgunluğumuzu alıyor. Bölgede kış döneminin sessizliği yaşanırken, köyün ortasında yer alan vadi ise dikkat çekici. Gamirasu Otel, yedi adet eski Kapadokya evinin ve tarihi bir manastırın özenle restore edilmesiyle oluşturulmuş. Otelin bir bölümü, bin yıl öncesine kadar Hristiyan Rahipler tarafından kullanılmış. Otelin gezisi sırasında Rahiplerin odalarından birisine giriyoruz. İçerisinde duvarlarda hala freskler duruyor. Hatta birçok yabancı turistin bu oteli seçmesindeki sebeplerin başında ise bu kilise içinde de ayinler yapmak istemeleriymiş.
Otelin bulunduğu alanda 11. yüzyıldan kalma bir manastır yer alıyor
Gamirasu Otel Genel Müdürü Emre Başer, Kapadokyaya ilginin devam ettiğini ve en iyi hizmeti vermeye çalıştıklarını söylerken, 1999 yılında bölgenin ilk kaya oteli olarak hizmete açıldıklarını ve özenle restore ve dizayn edilmiş 33 adet mağara odada gelen konuklara hizmet verdiklerini bizlere iletiyor. Başer bu arada otelin organik bahçesi ile de dikkat çektiğini de belirtirken şunları söylüyor bizlere:
Otelimize ait organik tarlamızda yetiştirdiğimiz ürünlerimizi misafirlerimize sunuyoruz. Gamirasu Cave Otelde, kahvaltı ve yemek çeşitlerinin tamamı, köydeki tarım alanlarında ve otelin kendi bahçesinde yetişen organik ürünlerle hazırlanıyor. Kahvaltıda hakiki petek köy balı, ev yapımı reçel, köy peyniri, kaymak, köy ekmeği ve bol meyve çeşidinden oluşan 25 çeşit bulunuyor ve müşterilerimizin çoğunluğunu ABD, Güney Amerika ve Kanada gibi ülkelerden gelenler oluşturuyor. Bu arada otelimizin içinde 11. yüzyıldan kalma bir manastır da yer alıyor.
Ürgüpe gelmeden önce kendisini aradığımız Ürgüp Belediye Başkanı Fahri Yıldıza da uğrayıp bölgedeki gelişmeleri kendisinden dinlemek istiyoruz ancak Belediye Basın Danışmanı Faruk Özzenginden kendisinin Ankarada olduğunu öğreniyoruz ve yolumuzu bölge turizmcilerinin görüşlerini almak üzere Ürgüpe çeviriyoruz.
Avusturalyalı ve Kanadalı misafirlerdeki düşüş Çin ve Hintli misafirlerin artışı ile dengelendi
Önce Ürgüp Merkezde bulunan Fresco Cave Suites&Mansions a uğruyoruz. Genel Müdür Gamze Toybıyıkın yakın ilgisi ile burada bir çay molası veriyoruz. Burada Küçük Oteller Derneği Kapadokya temsilcisi Hüseyin Tokat ile karşılaşırken sezonu ve Kapadokyadaki turizmindeki gelişmeleri kendisinden dinliyoruz:
Geçtiğimiz yılın sonunda gelen turist sayısını daha iyi analiz edebilmek adına müze girişlerinden ziyade Nevşehir İl Kültür Turizm Müdürlüğü'nden Nevşehir İli geneli jandarma ve polis bölgesi KBS (Kimlik Bildirim Sistemi) verilerini aldık. Bu veriler sonucunda 2014 yılında Kapadokya'da konaklayan yabancı turist sayısında bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 8,8 lik bir artış görülüyor. Aynı çalışmada Kapadokya'da konaklayan kültür gezgini profilinin de 2014 yılında belirgin bir değişiklik gösterdiği gözlendi. Avusturalyalı ve Kanadalı misafirlerdeki düşüş Çin ve Hintli misafirlerin artışı ile dengelenmiş. Japon misafirlerde ise maalesef 2014 yılında 2012 yılına göre % 59 azalmış durumda. Kapadokya'daki Küçük Otellerin doluluğu dünyada kültür gezginlerinin çoğalması ile her yıl daha iyiye gidiyor. Fakat, Türkiyede 2015 yılı turizmciler için çok öngürülebilen bir yıl olmayacak. Çanakkale Savaşının 100. yılı dolayısıyla 2015 yılında Avustralya'da Türkiye yılı ilan edilmesi yabancı turist sayısını arttırabilir
Kapadokyada Japon pazarı şu anda yok diyebiliriz!...
Buradaki görüşmemizi tamamladıktan sonra Kapadokya turizmi ile ismi bütünleşmiş Dinler Hotelsin Ürgüpteki oteline konuk oluyoruz. Dinler Hotelsin Ürgüp dışında, Nevşehir,Göreme ve ayrıca Alanyada da bir oteli bulunuyor. Burada bizi sıcak ve samimi bir şekilde karşılayan Dinler Hotels Genel Müdürü Yakup Dinler ile bölge turizmi adına konuşmaya başlıyor ve Pazar konusunda görüşlerini alıyoruz:
Kapadokyada son dönem Pazar kayması oldu. Eskiden Kapadokya Japonlarla özdeşleşmişti. Maalesef artık Japonumuz yok. Japon pazarını neden kaybettik? Sorusuna ise şu cevabı verebiliriz. Geçtiğimiz dönemlerde Kapodokyada bir Japona yapılan tecavüz ve ölüm olayı Japonları ve Japon pazarını çok ciddi etkiledi. Bu olay bu pazarın bıçak gibi kesilmesine neden oldu. Yine benin ikinci öngörüm ise burada Jopan turiste iyi hizmet verilemedi. Yani tur operatörüne ödedikleri ücret ile aldıkları hizmet birbirini karşılamadı. Hizmetten ötürü büyük sıkıntılar yaşandı. Yine yeni yeni karşılaşmaya başladığımız bir başka neden ise, IŞIDın iki Japonu öldürmesi olayıdır. Bu olaydan sonra da çok ciddi iptaller yaşandı. Kapadokyada Japon pazarı şu anda yok diyebiliriz
Brezilyadan ilgi artıyor.
Son dönem Brezilyadan Kapadokyaya ilginin arttığına da dikkat çeken Yakup Dinler, Kapadokyanın Uzak Doğuda ise popüler olduğunu söylüyor:
Bir dönem burada herkes Fransızca öğrenmeye ve bu konuda rehberlik yapmaya başladı. Sonrasında Fransızcacılar Japonca öğrenmeye ve bu konuda hizmet vermeye başlandı. Şimdi ise bu Japoncacı olanlar Portekizce öğrenmeye ve Portekizce rehberlik hizmete vermeye başladı. Bu dil ise Brezilyalılar için öğrenildi. Şu anda Kapadokyada yeni Pazar olarak Brezilya pazarını gösterebiliriz. Bu konuda bir sayı veremiyorum. Ama artış olduğunu söyleyebilirim. Fransızlar ciddi bir şekilde düştü bölgede. Bu beklenen bir şeydi. Sebebi ise şu. Fransızlar son iki üç yıldır Shooping grupları adı altında buraya çok geliyorlardı. Tur operatörleri bu konuda oldukça yüklediler. Üç dört yıl güzel verim alınıyor ama ardından yok oluyorlar. Shoping grupları da bölgemize gelmese halimiz harap diyebilirim. Bu arada Norveç,İsveç,Hollanda, Belçika ,İsviçre ,Lüksemburg gibi pazarlarda gelişme içinde. Bunun yanı sıra Latin pazarı Brezilya, Arjantin gibi pazarlarımızda gelişmekte. Bu arada Kapadokya olarak Uzak Doğuda popüleriz. Singapur, Endonezya , Malezya ve Tayvandan misafirlerimiz de geliyor. Çin grup anlamında değil ancak münferit anlamda. Konuştuğumuz grupların dışında Kapadokyaya bir de münferit anlamda ziyaretçi gelmektedir. Artık grupla gelenler Shoppingçi oldu, münferit gelenler ise Kültür turistleri oldu. Münferit gelenler yüksek harcama yapıyorlar. Kapadokya oda fiyatları açısından farklı fiyat seçenekleri sunuyor. On Euroya da oda bulabilirisiniz, bin Euroya da oda bulabilirsiniz
Kapadokya ederinde değil!
Kapadokyanın daha çok tanıtıma ihtiyacı olduğuna inandığını belirtiyor bizlere Yakup Dinler..
Kapadokya ederinde değil. Yeterince tanıtım yapıldığına inanmıyorum. Ülkesel tanıtım anlamında herkes kendi çapında bir tanıtım çabası içinde. Son dönem Kapodokyada bu konuda bir oluşum içindeyiz. İsim yok. Bölgemizdeki belli başlı oteller, balon firmaları, seyahat acenteleri ve THYnin de büyük desteği ve bölgesel kalkınma ajanslarının da katkıları ile bu oluşum ile yurt dışında bir tanıtım atağına geçtik. Bu oluşum ile Çin ve Hong Konga gittik ve buraya da Kapadokya Alt Yapı Birliği büyük bir destek verdi. Bu arada İskandinavya ile Malezya, Singapur ve Hindistana da gittik. 15 20 kişilik grubumuz ile gittiğimiz ülkelerde Workshoplar düzenliyoruz. Artık Fuar dönemlerinin geçtiğine inanıyorum. Büyük fuarlara gidelim tanıtım yapalım olayları artık geride kaldı. Artık insanlar karşılıklı oturup bilgi almak istiyor. Dünyadaki turizm fuarları da artık buna dönüyor. Çok ciddi bir hazırlık ile oluşumda bulunan firmalar ve bölgemizin tanıtımının yer aldığı Kapodokya katalogu hazırlıyoruz. Amacımız kendimi anlatmaktan ziyade destinasyonumuzu tanıtmak oluyor. Bunun çok güzel geri dönüşümlerini alıyoruz
1 Nisan itibarıyla Anadolujet ile Nevşehir Antalya arası uçuşlar başlıyor
Ruslar açısından Kapadokyanın çok önemli bir destinasyon olduğuna dikkat çeken Yakup Dinler bu konuda özellikle Antalyaya gelen Rusların yeni başlayacak Nevşehir Antalya uçuşlar ile Kapadokyaya akın edeceklerine inandığını ifade ederken bu konuda bize şu bilgileri veriyor.
Rusya açısından özellikle Ortodoksların ilgi gösterdiği bir merkez Kapadokya. Bundan sonra yeni Pazar hedefimiz de Rusya olacaktır. Rusya bizim için oldukça önemli bir destinasyon. Bu dönemde Rusyada yaşanan gelişmeler neticesinde bir şanssızlık yaşasak da bu pazardan büyük bir beklentimiz var. Rus turist Kapadokyaya hiç gelmiyor diyebiliriz. Antalyaya gelen Ruslar günübirlik ya da iki günlük turlar ile Kapodokyaya geliyorlar. Antalya Kapodokya arası otobüs ile yaklaşık 12 saat sürüyor. Rus turist bu yolculuktan ürküyor ve korkuyor. Fakat bu yıl 1 Nisan itibarıyla Anadolujet ile Nevşehir Antalya arası uçuşlar başlıyor. Buda Kapodokyaya Rus turistlerin daha çok gelmesini sağlayacaktır
Testi kebabı yemeden olmaz dedik
Buradaki görüşmemizi tamamladıktan sonra Ürgüp Çarşısına iniyoruz ve esnaflar ile sohbet ediyoruz. Bir memnuniyetsizlik sezerken, yeni sezonun kendileri için iyi geçmesini umut etmekten başka çarelerinin olmadığını bize iletiyorlar Kapadokya esnafı.. Bu arada dönüş yolculuğuna hazırlanırken bölgede çok önemli bir tat olan Testi kebabını tatmadan olmaz diyerek küçük bir mola veriyoruz. Kapadokya bölgesinin en özel lezzetlerinden birisi olan geleneksel testi kebabı Avanos testisi içine et konulup tandırda pişirilerek yapılıyor. Gerek lezzeti gerekse sunumu ile mutlaka tadılmalı diye düşünüyorum. Kapadokyadaki gezimizi tamamladıktan sonra yolumuzu Antalyaya doğru çeviriyoruz. Bu haftalık bu kadar, haftaya görüşmek üzere