TURİZMDE TRAVELİFE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK SİSTEMİ GELİYOR

Toplantının açılış konuşmasını yapan ALTSO Başkanı Kerim Aydoğan, ilçemziin ülkemizde turizme ilk başlayan yöre olduğuna dikkat çekerek, turizmin bölgemiz için taşıdığı önem itibariyle Alanya’nın sektörde yaşanan gelişmelerin gerisinde değil her zaman ilerisinde olması gerektiğini söyledi. Bu anlamda Travellife Sistemi için Alanya’nın pilot bölge olarak seçilmesinin bir fırsat olduğunu belirten ALTSO Başkanı, projenin yerel düzeydeki çalışmalarının da ALTSO tarafından desteklendiğini söyledi.

Tüm dünyada yaşanan trend ve değişimlerin her geçen yıl artarak devam ettiğini belirten Aydoğan, bu gelişmelere ayak uydurarak dünya turizm pastasındaki payın arttırılabileceğini dile getirdi.  Sürdürülebilir Turizm kavramının sektördeki en büyük trend ve yenilik olduğunu da belirten Aydoğan, bu sistemin bugün için çok fazla bilinmediğini ama yakın gelecekte turizmdeki olmaz ise olmazı olacağını söyledi.

IDH Proje Yöneticisi  Gerben Hardeman’in sistem konusunda verdiği bilgilerle devam eden toplantıda Turizm sektörü temsilcileri, kamu kurum temsilcileri, proje yöneticileri ve basın mensuplarına yönelik farklı formatlarda görüşmeler yapıldı.

 
ANA BAŞLIKLARI İNSAN, DÜNYAMIZ VE KÂR
 

Hollanda Seyahat Acenteleri ve Tur Operatörleri Birliği (ANVR), İngiltere Seyahat Acenteleri ve Tur Operatörleri Birliği (ABTA-FTO) İngiltere Seyahat Vakfı (The Travel Foundation -UK) öncülüğünde yürütülen proje için Alanya pilot bölgesi olarak seçildiğini belirten Gebren Hardeman,  sistemin; İnsan, Dünyamız ve Kar ana başlıkları ile 3 aşamadan oluştuğunu söyledi.

Bu 3 aşamayı belirlerken kazanırken dünyamızı ve insanları korumayı hedeflediklerini belirten  hardeman, sadece Hollanda Seyahat Acenteleri ve Tur Operatörleri Birliği’ne bağlı 200 tur operatörü ve 1600 seyahat acentesinin Travellife sistemine üye olduğunu söyledi.

 
YERELDE ALTSO DESTEKLİYOR
 

Sadece Hollanda’da değil, İngiltere ve Almanya gibi ülkelerin de seyahat acenteleri birlikleri ile işbirliği yaptıklarını söyleyen Hardeman, Alanya Ticaret ve Sanayi Odası’nın Ekim 2010 tarihiyle başlayan ve taşıdığı benzer ilkelerle “kardeş proje” olarak nitelendirebilecek ve Avrupa çapında bir konsorsiyum sonucunda geliştirilmiş INTOUR projesine ortaklığı nedeniyle, bu projenin yereldeki faaliyetlerine destek verdiğini açıklandı. IDH Proje Yöneticisi Gebren Hardeman, bu nedenle proje kapsamında öncelikli pilot bölge olarak belirlenmiş Alanya'da düzenlenecek çalışmalar, ALTSO öncülüğünde gerçekleştirileceğini söyledi.

Sistemin yerleşmesi için Antalya ve Alanya’yı pilot bölge olarak seçme nedenlerini açıklarken de,  buraların Avrupa’da en çok tanınan turizm merkezi olduğunu ve Türk Turizmi’nin de başkenti olduğu için bu tercihin yapıldığını dile getirdi.

 
KALİTE ARTIYOR, MALİYETLER DÜŞÜYOR
 

Hardeman, bu bilgilendirme toplantısındaki ana hedeflerinin yereldeki konaklama tesislerini bilgilendirmek ve “Travelife Sürdürülebilirlik Sisteminin, turizm sektöründeki işletmelerin çevresel ve sosyal hizmet kalitesini geliştirmesi, önemli ölçüde maliyet tasarrufu yapabilmesi, müşteri kitlesini koruyabilmesi ve pazarlama olanaklarını güçlendirmesi konularında sağladığı avantajları anlatmak olduğunu belirtti. Hardeman, bazı konaklama tesislerinin bu sisteme geçişte yüksek maliyetlerle karşılaşacağı şeklinde yanlış bilgiye sahip olduklarını söyleyen Hardeman, “Biz ilk etapta küçük tedbirler, küçük dokunuşlarla tesislerin sisteme adaptasyonunun sağlanabileceğini düşünüyoruz. Atık Su, Katı Atık, İnsan sağlığı, Çevre Koruma, Kaynakların sürdürülebilir olması konularında tedbir alan oteller kısa zamanda  turizmde daha büyük hedeflere koşabilecek ve daha fazla kazanacaktır” dedi.

 
SİSTEME GİRMEYEN YOK OLUR!..
 

“Günümüzde iyi bir otel olmak sürdürülebilir turizm için yeterli değildir” diyen Hardeman, özellikle Hollanda Hükümeti’nin aldığı kararlarla artık sürdürülebilir kaynakların satın alınacağını ve bu kararın seyahat sektöründe de aynı şekilde uygulanacağına dikkat çekerken, “Sisteme girmeyen tesisler kısa zamanda Pazar dışı kalacaktır. Sisteme giren tesislerin sürdürülebilirliği ölçülür olmalıdır ve biz bunun için sınav yapıyor ve tesisleri derecelendiriyoruz. Travellife Sistemi’ne geçerken Birleşmiş milletlerin uluslar arası çevre sistemini de baz aldık. Gelecek birkaç yılda seyahat yapacakların bu prensiplere uygun hareket etmesi zorunluluk haline gelecektir” diye konuştu.