ZENGİN KOLEKSİYONUYLA TARİHE IŞIK TUTUYOR
Halil ÖNCÜ (BURDUR) - 1956’da kurulan ve 2001’de yenilenen Burdur Arkeoloji Müzesi, 60 bini aşkın eseriyle Türkiye’nin en zengin müzelerinden biri olma özelliğini taşıyor.
2008’de “Gezilip Görülmeye Değer Müze” ödülünü alan müze, Neolitik Çağ’dan Roma dönemine kadar uzanan eşsiz buluntulara ev sahipliği yapıyor.
Sagalassos, Kibyra, Boubon ve Kremna antik kentlerinden çıkarılan eserlerin yanı sıra dans eden kızlar frizi, MS 2. yüzyıla ait güneş saati, Satyr ve Apollo heykelleri, Antoninler Çeşmesi heykel grupları ve Hacılar seramikleri müzenin öne çıkan parçaları arasında yer alıyor.
Antik Çağ’ın Zaman Bekçisi: Güneş Saati
Burdur Arkeoloji Müzesi’nde sergilenen en özel eserlerden biri, Sagalassos Antik Kenti’nden çıkarılan güneş saatidir. MS 2. yüzyıla tarihlenen bu eser, aslan ayağı formundaki kaidesiyle dikkat çeker.
Güneşin gölgesine göre zamanı ölçen bu saat, yalnızca bir zaman aracı değil, aynı zamanda dönemin mühendislik bilgisini de gözler önüne seriyor. Yüzyıllar öncesinden günümüze ulaşan bu eser, ziyaretçilere adeta “zamana dokunma” hissi yaşatıyor.
Osmanlı’nın İnce İşçiliği: Duvar Saati!
Müzenin koleksiyonunda yer alan Osmanlı dönemi duvar saati ise farklı bir zaman yolculuğu sunuyor. Zarif detaylarıyla öne çıkan bu eser, Osmanlı ustalarının hem estetik hem de işlevsellikte ulaştığı ustalığı yansıtıyor.
Osmanlı döneminden kalan Pirkulzade Kütüphanesi’nin mimarisinden esinlenilerek yapılan müze binasında, tarihin farklı dönemlerinden gelen binlerce kültür varlığı ziyaretçilerini bekliyor
