FİRUZ BAĞLIKAYA: KAÇAK FAALİYETLERE ADLİ PARA CEZASI UYGULANMASI ŞART!

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya turizm sektörünü tehdit eden kaçak turizm faaliyetlerine karşı yıllardır sürdürdüğü mücadelede artık adli yaptırımların uygulanmasının şart olduğunu vurguladı. Bağlıkaya, idari para cezalarının caydırıcılık taşımadığını ve sektörde güvenli, şeffaf bir ortam için yasaların güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, sektördeki kaçak faaliyetlerle mücadelenin kapsamını ve yaşanan sıkıntıları anlattı. Bağlıkaya, “Son üç yılda Türkiye’nin dört bir yanında görev alan denetleme ekiplerimizle yaklaşık dört yüz bin yol, şahıs, iş yeri ve dijital denetleme gerçekleştirdik. Denetim çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Ancak tespit ettiğimiz ve yetkililere bildirdiğimiz on binin üzerinde kaçak faaliyete uygulanan cezalar ne yazık ki caydırıcı olmaktan çok uzak” dedi.

Başkan, mevcut idari para cezalarının yetersizliğine dikkat çekerek, “Bu cezalar ödenmediği takdirde ilgili kişi ya da kurumlar için hiçbir yaptırım uygulanamıyor. Sicillerine işlenmiyor. Daha da önemlisi, kaçak faaliyet alanına erişim engellenmediği için kaçak, vergisiz faaliyet devam ediyor. İdari para cezası yetersizdir. Kaçak faaliyetlere yaptırım gücü etkili olan adli para cezası uygulanmalıdır” ifadelerini kullandı.

Bağlıkaya, sosyal medyadaki kaçak oluşumlara erişim engeli getirilmesi gerektiğini de vurgulayarak şunları söyledi:

"Değerli meslektaşlarım, hepinizin yakından takip ettiği üzere uzun yıllardır kaçak faaliyetler ve sahte acentalarla çok yoğun bir şekilde mücadele ediyoruz. Son üç yılda Türkiye’nin dört bir yanında görev alan denetleme ekiplerimizle yaklaşık dört yüz bin yol, şahıs, iş yeri ve dijital denetleme gerçekleştirdik. Denetim çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Ancak tespit ettiğimiz ve yetkililere bildirdiğimiz on binin üzerinde kaçak faaliyete uygulanan cezalar ne yazık ki caydırıcı olmaktan çok uzak. Bu nedenle yıllardan bu yana yasa düzenlemesi yönündeki talebimizi ısrarla her fırsatta ve her mecrada dile getiriyoruz. Tespit ettiğimiz kaçak faaliyetler için valilikler ve kaymakamlıklar tarafından idari para cezası uygulanıyor.

Bu cezalar ödenmediği takdirde ilgili kişi ya da kurumlar için hiçbir yaptırım uygulanamıyor. Sicillerine işlenmiyor. Daha da önemlisi, kaçak faaliyet alanına erişim engellenmediği için kaçak, vergisiz faaliyet devam ediyor. İdari para cezası yetersizdir. Kaçak faaliyetlere yaptırım gücü etkili olan adli para cezası uygulanmalıdır. Böylece kaçak faaliyet ve sahte acentacılık yapanların işledikleri bu suç, adli sicil kayıtlarına işlenir ve bu işi bir daha yapmalarını engelleyecek en temel adım olur. 

Bir diğer talebimiz, özellikle sosyal medyadaki bu kaçak oluşumlara hızlı erişim engelleme mekanizmalarının devreye alınmasıdır. Şikayet geldiğinde adli makamlar harekete geçene kadar günler geçiyor ve bu şahıs ve kurumlar satış yapmaya, tüketiciyi mağdur etmeye devam ediyorlar. Buna bir an önce dur denmelidir. 

Unutulmaması gereken bir gerçek var ki, kaçak faaliyetler hem tüketicilerimizi mağdur ediyor hem de devletimizi ciddi vergi kayıplarına uğratıyor. Yapılacak yasal düzenlemeyle kaçak faaliyetlerin tamamen önüne geçmek mümkün. Yetkilileri, bir an önce tüketiciler için çok önemli olan bu mağduriyetleri önleyecek düzenlemeyi hayata geçirmeye ve sektörümüzü yasal bir zeminde güvence altına almaya davet ediyoruz."