Köprülü Kanyon'un kurtarıcısı GEF 2
Bölgenin 1970 yılında Milli Park ilan edildiğini hatırlatan Yöntem, “Bir bölgenin milli park olabilmesi için bu yerin doğal ve kültürel açıdan uluslararası turistik bir yer olması gerekiyor. Köprülü Kanyon Milli Parkı bu niteliklerin tümüne sahip olan bir bölge. Köprülü Kanyon Milli Parkı’nda dünyanın en büyük doğal servi ormanı bulunuyor. 500 hektar büyüklüğünde olan doğal servi ormanının dünyada başka bir eşi yok. Ayrıca bu bölgede servi ormanlarının dışında yine doğal olarak karaçam, göknar ve sedir ormanları yer alıyor. Çok zengin bir floraya sahip olan Köprülü Kanyon da bine yakın bitki yetişiyor. Bunların 29’u endemik. Ayrıca 164 kuş türü, 32 memeli, 22 sürüngen, 7 balık ve böcek türlerinin yer aldığı bu bölgede yaban keçileri ile Akbabalar yaşıyor. Psidia ile Selge kentini de içine alan Köprülü Kanyon Milli Parkı’nda bu değerlerin korunması için GEF2 Projesi hazırlandı” dedi.
46 PROJE VE 300 BİN DOLAR
Bu projeyi gerçekleştirmek için yöredeki köylüleri, çobanları, sivil toplum örgütlerini, turizmcileri ve kamu kurumlarının katılımıyla bir ortak plan hazırlanmasına çalışıldığını bildiren Yöntem, “ Konsensus sağlanıp ortak bir plan oluşturulması süreci çok zor geçti. Bunda bazı noktalarda başarılı olamadık. Bu bölgedeki vatandaşların eğitim seviyesi ve kazancı çok düşük. Köprülü Kanyon’un korunması için ortak bir bilinç oluşturulmasını sağlamak için yörede yaşayan 50 kişiye Ege ve Marmara bölgesindeki örnek alanları gezdirdik. Bu bölgeyi gelecekte nasıl görmek istiyorsunuz diye bir vizyon planı yaptık. Milli Park sınırları içinde yer alan okullardaki öğrencilere çevre konusunda ve orman yangınları konusunda bilgiler verildi. Yöredeki gençlerin burayı ziyarete gelen ziyaretçileri gezdirip, gelir elde etmesi için 52 gence alan kılavuzluğu eğitimi verildi. Bugüne kadar 46 projeye 300 bin dolarlık bir harcama yapıldı. Bu 46 projenin arasında ev pansiyonculuğu, arıcılık, meyvecilik gibi konular da yer alıyor” diye konuştu.
ÇÖPLERE ÇARE 100 KONTEYNIR
Köprülü Kanyonu Milli Parkı’na özellikle rafting yapmak için her yıl yüz binlerce insanın da geldiğini bildiren Yöntem, “Bizim tahminlerimize göre 500 bin, bazı tahminlere göre ise yılda 800 kişi Köprülü Kanyonu Milli Parkı’nı ziyaret ediyor. Ama, bu ziyaretçiler öğleye doğru gelip, akşama doğru bölgeden ayrılıyorlar. Bu kadar insan yoğunluğunun olduğu yerde çevre çöplerden geçilmiyordu. Bu sorunu ortadan kaldırmak için bir katı atık toplama aracı ile 100 konteynir alındı. Ancak bir kısım tonteynirler dereye atıldı. Sistem işlemiyor” diye konuştu.
PAY YOK
Bu bölgede yaşayanların turizmden de pay alamadığını bildiren Yöntem, “Turizm acenteleri de rekabet yüzünden bu ziyaretçilerden gelir elde edemiyor. Burada doğaya zarar vermeyen eko turizmin geliştirilmesi ve ziyaretçilerin konaklayabileceği yerlerin yapılması gerekiyor. Köprülü Kanyonu Milli Parkı Yönetim Planı hazırlandı. Bu plan onay aşamasına geldi. Bu çerçevede; bölgedeki kekik toplama planı, hayvan otlatma planı, kültürel değerler yönetim planı sonuçlandı. Eko turizm planı konusunda çalışmalar devam ediyor. Orman planı temmuz ayında tamamlanacak” şeklinde konuştu. ( Kaynak: AKŞAM AKDENİZ- Mustafa Kozak )
