YÖRESEL ÜRÜNLER FUARI'NA GÖRKEMLİ AÇILIŞ

Anadolu'nun ürünlerinin çok sayıda fazla olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, yöresel ürünlerin rekabet edebilmesi için yeni açılımlara ihtiyacı olduğunu söyledi. Törene katılanlara ''Çok para kazanmak istiyor musunuz?'' diye seslenen Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu:

''Çok para kazanmak istiyorsanız farkındalık ve marka yaratacaksınız. Ürünlerinizde, şirketlerinizde markalaşacaksınız. Marka olursanız cebinize 10 kat para girer. Bizim girişimci ruhumuz var. Alın terinin yerine artık akıl terimizi kullanmak zorundayız. Akıl teri ile ön plana çıkmamız lazım. Eğer akıl terini ön plana çıkarabilirsek küresel rekabette var olabiliriz.  Şu ana kadar 130 yöremizin ürünü tescil edilmiş. 160 kadar üründe tescil edilmeyi bekliyor.  Şehirlerimizi, ürünlerimizi ön plana çıkarmak istiyorsak yöresel ürünlerimizi şehrin adı ile ön plana çıkarıp tescil ettirmeliyiz. 30 yıl önce Avrupa'da yoğurt kelimesini bilen yoktu. Ama şimdi, Avrupa bizim yoğurdumuzu bize satmaya çalışıyor. Niye yoğurdu meyveli yapmış, farklı ürün koymuş... Kimin markasıyla bu ürünü bize satıyor kendi markasıyla... Yoğurdu, meyveli yoğurdumuzu kaptırdık. Elimizdeki değerlere sahip çıkmalıyız. Hazır yiyen olmamalıyız. Hazır yiyen olursak, komşumuz gibi oluruz.''

KADINLARIN ÖNÜNDEKİ ENGEL KALDIRILSIN

Kadın girişimcilerin önündeki engellerin kaldırılmasını isteyen Hisarcıklıoğlu, kadın girişimcilerin işlerinin kolaylaştırılmasını gerektiğini belirtti. Kadın girişimcilerin işlerinin çok zor olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, “Kadın girişimcilerin işi çok zor. Hem girişimcilikle uğraşıyorlar. Hem de biz erkeklerle uğraşıyorlar. En büyük problem biz erkekler. Erkekler başlı başına  problem zaten. Zengin olmak istiyorsanız kadın girişimciyi desteklemeliyiz. Kadınların istihdam içindeki payı yüzde 25. Türkiye'de nüfusun yarısı kadın. Oysa girişimci kadın sayısı ise yüzde 7 civarında. Kadınları israf ediyoruz. Özellikle kadın girişimcileri yok ediyoruz'' diye konuştu.

Türkiye'nin dünyada 17'nci en büyük ekonomi olduğunu, tarım sektöründe ise 8'nci sırada bulunduğunu anlatan Hisarcıklıoğlu, ''Dünyada en büyük sorun çevre ile birlikte gıda ve içecek sorunu. İleride bu konuda daha da büyük sıkıntı yaşanacak.  Makarna üretiminde İtalya'dan sonra dünyada ikinci sıradayız. Bunun için toprağa sımsıkı sarılmalıyız. Küresel krizde sanayi ürünleri ihracatımız çok azaldı. Ancak tarımsal ürün ihracatımız ise arttı. Türkiye 5 üründe Dünya birincisi 23 üründe ise beşinci sırada yer alıyor. Avrupa'da 12 bin bitki türü bulunurken sadece Türkiye'de ise 13 bin bitki türü var. Bunu tarım ekonomisine, gıda ekonomisine çevirmeliyiz.  Anadolu toprakları bereketli ama, bu bereketi iyi anlayıp pazarlamalıyız'' diye konuştu.

Hisarcıklıoğu, 1. Yöresel Ürünler Fuarı'nın da Anadolu'nun yaratığı bereketi, dünya pazarlarına açacağını vurguladı.

Antalya Valisi Alaaddin Yüksel, Türkiye'nin dünya ile paylaşacağı bir çok değeri olduğunu, bunlardan birinin de tarım ürünleri olduğunu kaydetti. Türkiye'nin değerlerini çok iyi anlaması gerektiğini belirten Vali Yüksel, ''Değerlerimizi çok iyi anlatmalıyız. Bunun için her şeyi konuşalım. Anadolu değerlerini dünyaya açalım'' dedi.

 
ZAMAN KISIR TARTIŞMA ZAMANI DEĞİL

Antalya Ticaret Borsası ve BAGEV Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, “Ne zaman bir kriz yaşasak; TOBB, üretimden, girişimden, emekten ve çalışmaktan gelen gücünü, krizle baya çıkma konusunda sonuna kadar kullanmıştır. İçine düşürüldüğü bu krizde de, Birliğimiz ‘kriz varsa çare de var’ sloganıyla yaşadığımız krize çözümler üretme kampanyası başlatmıştır. Anadolu’nun milyonlarca girişimcisinin, KOBİ’nin ve üreticisinin temsilcisi olarak Birlik başkanımız Sayın Hisarcıklıoğlu’nun öncülüğünü yaptığı bu kampanyaya, hiçbir sessiz kalmadık” dedi. Çandır, yöresel ürünler piyasasının gelişmiş dünya ekonomisindeki en az 200 milyar dolarlık hacmini ve sadece Fransa örneğindeki yüzde 30’u ihraç edilen 30 milyar dolarlık büyüklüğe sahip olduğunu belirterek, “Bunu öğrenince Anadolu’nun eşsiz birikimini ve potansiyelini harekete geçirmenin yollarını araştırdık” dedi.

Türk Patent Enstitüsü’nün verilerine göre, Anadolu’nun en az 2500 yöresel ürüne sahip olduğuna dikkat çeken Çandır, “Bunların sadece 130’u coğrafi işaretlidir. Yöresel ürünlerimizin hakkını hukukunu koruyarak ticarileştirmek için tescilleme hayati derece önemlidir” dedi. Anadolu’nun potansiyelinin harekete geçirilmesi gerektiğiniz vurgulayan Çandır, “Şimdi hepimize düşen birincil görev, reel üretimi ve istihdamı geliştirmeye odaklı bir büyüme modelini uygulamaya koymaktır. Zaman, kısır tartışmalarla ve çekişmelerle vakit kaybetme zamanı değildir” dedi.

SADECE EKONOMİK DEĞİL SOSYAL VE KÜLTÜREL PROJE

ATSO Başkanı Çetin Osman Budak, bir toplumun gelişmesinin, refahının yükselmesi için, balık dağıtmak yerine, balık tutmayı öğretmek gerektiğini dile getirdi. Budak, ''İşte bugün biz TOBB olarak balık tutmayı öğretiyoruz. Bu organizasyon ekonomik krize ve işsizliğe karşı mücadele için muazzam bir konuyu gündeme getirmektedir. Amerika ve Avrupa'da geleneksel ürünlerin ve el sanatlarının desteklenmesi bölgesel kalkınmanın ve istihdam yaratmanın bir aracı olarak çok uzun yıllardan bu yana kullanılmaktadır. Biz geç başladık, ama çabuk yol alacağımıza da inanıyoruz'' diye konuştu.

Yöresel Ürünler Fuarı'nın sadece bir ekonomik proje değil, aynı zamanda sosyal ve kültürel bir proje olduğunu vurgulayan Budak, şöyle devam etti:

''Antalya’ya 10 milyona yakın turist geliyor, ama Antalya’da turistlere hitap eden, Antalya’ya özgü hediyelik eşyamız yok denecek düzeyde ve hediyelik eşya mağazalarında Çin malı basit hediyelikler satılıyor. Bunun nedeni tarihi kimliği yansıtan sanata dayalı ürünlerin desteklenmemiş olmasıdır.''

Yerel ve geleneksel ürünlerin ekonomiye kazandırılamamasının büyük bir sorun olarak Türk halkının karşısında durduğunu anlatan Budak, ''Ancak sorun yalnızca üretim değil, aynı zamanda pazarlama ve satış sorunudur. Yerel ürünler, bir sanayi ürünü olsa dahi dağıtım kanallarına, yani süpermarket ve hiper marketlere girememektedir. Biz bu nedenle Büyük Mağazalar Kanunun da yerel ürünlere özel reyon veya reyon bölümü ayrılması koşulu getirilmesini istedik'' dedi.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, Anadolu’nun zenginliğine dikkat çekerken, bu zenginliğe sahip çıkacak dinamiği harekete geçirmek açısından Yöresel Ürünler Fuarı’nın önemli olduğunu söyledi. Akaydın, fuarın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.

Türk Patent Enstitüsü Başkan Yardımcısı Yüksel Binici, 130 yöresel ürünün coğrafi işaret aldığını, 165 de coğrafi işaret için başvuru olduğunu belirterek, “Kaybolmaya yüz tutmuş yöresel ürünlerimizin tescillenip hukukunun korunması gerekmektedir. Bunun için TPE olarak yoğun biçimde çalışıyoruz. Değerlerimize sahip çıkmalıyız” dedi.

Konuşmaların ardından Antalya Valisi Alaaddin Yüksel, Türk patent Enstitüsü Genel Müdür Yardımcısı Yüksel Birinci'ye, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da TRT'de yayımlanan ''Bu toprağın Sesi'' Programı ekibine plaket verdi. Daha sonra, 1. Yöresel Ürünler Fuarı'nın açılışı yapıldı.

AA GÖZÜYLE

Fuarı açılışından sonra, TOBB Başkanı Rifat hisarcıklıoğlu, Antalya Valisi Alaaddin Yüksel, Burdur Valisi İbrahim Özçimen, Isparta Valisi Ali Haydar Öner, Anadolu Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Tek, Anadolu Ajansı Antalya Bölge Müdürü Şennur Erdoğan, TOBB Meclis Başkanı Halim Mete, ATB Başkanı Ali Çandır ve ATSO Başkanı Çetin Osman Budak ile oda ve borsa yöneticileri, Anadolu Ajansı'nın 90'ncı yılı dolayısıyla AA muhabirlerinin 81 ilin yöresel ürünlerini yansıtan ''AA Gözüyle'' adlı fotoğraf sergisi açıldı. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, serginin açılış kurdelesini keserken, ''AA'nın 90'ncı yılı hayırlı olsun'' dedi.

 
ADANA KEBAP ŞOV

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Antalya, Burdur ve Isparta valileriyle birlikte, serginin ardından Adana kebap şovdan Şanlıurfa’nın sıra gecesine, Van kedisinden Sivas kangalına Türkiye’nin dört bir yanından getirilen yöresel değerlerin sergilendiği standları gezdi. Standların gezilmesinin ardından 7 metre uzunluğundaki Adana Kebabı ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Daha sonra ziyaretçilere Antalya lezzetleri yemekleri ikram edildi.

Fuarda 42 ilin ticaret ve sanayi odaları, borsaları ve belediyeleri stant açtı. 111 standın yer aldığı fuar, 1 Mayıs tarihinde kadar açık kalacak.