MİLLET BAHÇESİ KÜLTÜR PARKI VE HAYVANAT BAHÇESİ OLSUN!...

Başaranlar Yatırım Holding Başkanı Ömer Faruk Başaran, Millet Bahçesi Projesi’ni çok beğendiğini ifade ederek, kendi projeleri olan “Türk Kültür Parkı” ve “Zoo İstanbul”un da bu projeye dâhil edilmesini teklif etti.

Ekim ayında kapanacak olan Atatürk Havalimanı’nın arazisine Millet Bahçesi” adında yeşil alan yapılacağı geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanmıştı. 11,7 bin dönüm alana sahip havalimanına yapılacak ve New York’taki Central Park’a benzemesi beklenen park, tamamlanması hâlinde dünyanın en büyük 3’üncü şehir parkı olacak. Başaran Şirketler Topluluğu Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Başaran da, havalimanı arazisinin hem İstanbul’a hem de Türkiye’ye değer katacak bir proje ile değerlendirilmesini olumlu bulduğunu dile getirdi. Projenin; kendisi tarafından 2009’da ve 2011’de önerilen “Türk Kültür Parkı” ve “Zoo İstanbul” projeleri ile birleştirerek bir adım daha öteye götürülebileceğini ifade eden Başaran; böylelikle çok daha dikkat çekici ve katma değeri çok daha yüksek bir projenin ortaya çıkacağını söyledi.

‘Turistler tarihimizi öğrensin’

“Türk Kültür Parkı” ile Türklerin tarih sahnesine çıkışlarından günümüze kadar olan süreci, eğlence, sanat, bilim, eğitim ve ekonomiyle destekleyecek bir kültür parkı inşa edilmesini istediklerini belirten Başaran; “Bu parkın içinde Dede Korkutlar, Nasrettin Hocalar, Mevlanalar, Ferhat ile Şirinler olmalı. Bu park, tıpkı İstanbul’daki ‘Miniatürk’ gibi Türk Tarihi’nin önemli aşama ve yıllarını içinde barındırmalı, o çağları günümüz insanına yansıtmalı. Orhun Anıtları, Malazgirt Muharebesi, Lale Devri, İstanbul’un Fethi, Cumhuriyet’in İlanı gibi birçok önemli hadise bu parkta yeniden hayat bulmalıdır” dedi. Dünyanın en büyük hayvanat bahçesi olarak planladıkları Zoo İstanbul Projesi ile de şehrin turistik değerinin arttırılacağını düşündüğünü söyleyen Başaran şöyle devam etti: Ülkemize gelen her turist buraları da ziyaret etmeden gitmeyecek; tarihimize, kültürümüze dair bilgi alırken, hem eğlenecek hem de ekonomiye katkı yapacaktır. İtalya'daki Pisa Kulesi’nin gerçekte çok esprisi olmadığını; yılda 20 milyon turist çeken Paris’in aslında İstanbul'un özelliklerini taşımadığını düşünürsek, İstanbul başta olmak üzere daha yapmamız gereken çok şeyin olduğunu göreceğiz.”