LEYLA TAŞKIN, ''İSTANBUL'UN YANLIŞ YAPMA LÜKSÜ YOK''
“İstanbul’un kazandığı ivmenin 2013 yılında da artarak devam edeceği düşüncesindeyim. İstanbul artık büyük bir marka. Senelerdir pazarlama faaliyetlerinde bulunuyoruz. Buna en iyi dönemlerde de en kötü dönemlerde de devam ettik. Eskiden İstanbul, ilgi çekmeyen bir şehirdi. Şimdi insanlar önce İstanbul’u dinlemek istiyor. İstanbul herkesin çok merakını çeken bir bölge. İstanbul’da artık “yanlış yapma lüksü”nün olmadığını düşünüyorum. Bilmeyen öğrenmek istiyor, bilen yeni ne var diye merak ediyor. Bu süreç bence büyük bir sıkıntı yaşanmadığı sürece devam edecektir.
2013’de dünyada yaşanan ekonomik durgunluğun yavaş yavaş geçeceğini düşünürsek ve Yunanistan, Mısır, Tunus ve Lübnan’daki karışıklıkların 2013’de bitmesi beklenmediğinden, İstanbul'un bölgesel cazibe merkezi ve en şanslı destinasyon olmaya devam edeceğini düşünüyorum ve 2012 rakamlarını yakalayacağımızı ümit ediyorum.
BAŞARI BİZİ ŞIMARTMAMALI…
Bizim yaşayabileceğimiz en büyük sıkıntı, bundan şımarmamız olur. Özellikle fiyatlar konusunda. Bu hususta tepkiler de alıyoruz. Misafir geldiğinde oteli, restoranları, transferi tüm tamamlayıcılarıyla bir paket olarak kabul ediyor. Yurtdışına verdiğimiz teklifler, zaman zaman pahalı olarak nitelendirilebiliyor.
Fiyat – kalite dengesi açısından otellerimiz son derece başarılı. Ancak konuya bütün olarak bakmamız lazım. Eğer bir misafir kongre vadesine 1 buçuk saatte ulaşıyorsa, alandan şehre 2 buçuk saatte ulaşılmıyorsa, bu bir sorundur. Burada fiyat-kaliteden bahsedemeyiz. Yoksa, başka bir sorun yok ve otelcilik anlamında çok üst noktalardayız.
“Ben bu durumun bir süre sonra bir dengeye oturacağını düşünüyorum. İstanbul’da çok ciddi bir kapasite artışı söz konusu. Bu gidişat kontrolsüz bir şekilde devam ediyor. Otel yatırımları gündemde ve revaçta. Artık açılan oteller mutlaka uluslararası bir marka taşıyor. Her yabancı zincir İstanbul’a birden fazla markasıyla geldi, geliyor. Ama, bu otellerde kaliteli hizmet verecek , kalifiye eleman konusu hiç düşünülmüyor.
ARTIK TURİZM ÇOK TERCİH EDİLEN BİR MESLEK DEĞİL…
Otelcilik sektörü, çalışanlar için uzun soluklu ve meşakkatli bir yol. Uzun seneler, çok severek çalışmanız lazım. Yeni nesil için sektör bu anlamda çok tercih edilen bir meslek değil. Otelcilik sektörü de, mesleği özendirme konusunda başarılı değil. Bu kadar otel açıldı, bu bu otellere kalifiye elemanı nereden bulacağız? Bu sorunun cevabını da vermek lazım. Bu durum sektör içinde eleman dolaşımını da artırıyor. Aynı zamanda, henüz daha tam anlamıyla pişmeden insanların terfi etmesine neden oluyor. Bence son dönemdeki en büyük sıkıntımız kalifiye eleman, lisan bilen eleman sıkıntısıdır.”
“Otellerdeki tüm giderler TL üzerinden. Paramız da kıymetli. Buna seviniyoruz ama gelirlerimiz de döviz cinsinden. Gelirde ve giderdeki kur farklılığı karlılığımıza olumsuz yansıyor. "Bunun dışında İstanbul’un metro ağı çok genişletilmeli, gidilebilen her yere gidilmeli. Biz otelimizde bu avantajımızı kullanıyoruz. Tranvay ,Metro, metrobüs ve deniz ulaşımına uygun bir konumdayız. İBB’den beklentimiz de bu yönde; deniz taşımacılığının ve genel anlamda toplu taşımanın artırılması. Medeni dünyanın gereği bu, Avrupa’da kimse kendi arabasıyla kent merkezine girmeye çalışmıyor. Bunu bizde örnek almalıyız.
2013’TE İSTANBUL’DA OTEL FİYATLARINDA GEVŞEME OLACAK…
Belli aylarda yine çok yüksek fiyatlardan konuşacağız ancak, 12 aylık süreçte artan yatak arzı ve misafirin alternatiflerinin artması nedeniyle fiyatlar gevşeyecek. Bu kaçınılmaz. İstanbul hala yükselişte, henüz ‘peak’ noktasına gelmedi. Otelciler kesinlikle şımarmamalıdır. Bir bütün olarak hareket edip, genel politika anlamında buna dikkat etmeliyiz. İstanbul birçok Avrupa kentinden çok daha temiz ve güvenli. Bu özellliğimizi en iyi şekilde kullanmamız gerekiyor. ( Turizm Aktuel )
2013’de dünyada yaşanan ekonomik durgunluğun yavaş yavaş geçeceğini düşünürsek ve Yunanistan, Mısır, Tunus ve Lübnan’daki karışıklıkların 2013’de bitmesi beklenmediğinden, İstanbul'un bölgesel cazibe merkezi ve en şanslı destinasyon olmaya devam edeceğini düşünüyorum ve 2012 rakamlarını yakalayacağımızı ümit ediyorum.
BAŞARI BİZİ ŞIMARTMAMALI…
Bizim yaşayabileceğimiz en büyük sıkıntı, bundan şımarmamız olur. Özellikle fiyatlar konusunda. Bu hususta tepkiler de alıyoruz. Misafir geldiğinde oteli, restoranları, transferi tüm tamamlayıcılarıyla bir paket olarak kabul ediyor. Yurtdışına verdiğimiz teklifler, zaman zaman pahalı olarak nitelendirilebiliyor.
Fiyat – kalite dengesi açısından otellerimiz son derece başarılı. Ancak konuya bütün olarak bakmamız lazım. Eğer bir misafir kongre vadesine 1 buçuk saatte ulaşıyorsa, alandan şehre 2 buçuk saatte ulaşılmıyorsa, bu bir sorundur. Burada fiyat-kaliteden bahsedemeyiz. Yoksa, başka bir sorun yok ve otelcilik anlamında çok üst noktalardayız.
“Ben bu durumun bir süre sonra bir dengeye oturacağını düşünüyorum. İstanbul’da çok ciddi bir kapasite artışı söz konusu. Bu gidişat kontrolsüz bir şekilde devam ediyor. Otel yatırımları gündemde ve revaçta. Artık açılan oteller mutlaka uluslararası bir marka taşıyor. Her yabancı zincir İstanbul’a birden fazla markasıyla geldi, geliyor. Ama, bu otellerde kaliteli hizmet verecek , kalifiye eleman konusu hiç düşünülmüyor.
ARTIK TURİZM ÇOK TERCİH EDİLEN BİR MESLEK DEĞİL…
Otelcilik sektörü, çalışanlar için uzun soluklu ve meşakkatli bir yol. Uzun seneler, çok severek çalışmanız lazım. Yeni nesil için sektör bu anlamda çok tercih edilen bir meslek değil. Otelcilik sektörü de, mesleği özendirme konusunda başarılı değil. Bu kadar otel açıldı, bu bu otellere kalifiye elemanı nereden bulacağız? Bu sorunun cevabını da vermek lazım. Bu durum sektör içinde eleman dolaşımını da artırıyor. Aynı zamanda, henüz daha tam anlamıyla pişmeden insanların terfi etmesine neden oluyor. Bence son dönemdeki en büyük sıkıntımız kalifiye eleman, lisan bilen eleman sıkıntısıdır.”
“Otellerdeki tüm giderler TL üzerinden. Paramız da kıymetli. Buna seviniyoruz ama gelirlerimiz de döviz cinsinden. Gelirde ve giderdeki kur farklılığı karlılığımıza olumsuz yansıyor. "Bunun dışında İstanbul’un metro ağı çok genişletilmeli, gidilebilen her yere gidilmeli. Biz otelimizde bu avantajımızı kullanıyoruz. Tranvay ,Metro, metrobüs ve deniz ulaşımına uygun bir konumdayız. İBB’den beklentimiz de bu yönde; deniz taşımacılığının ve genel anlamda toplu taşımanın artırılması. Medeni dünyanın gereği bu, Avrupa’da kimse kendi arabasıyla kent merkezine girmeye çalışmıyor. Bunu bizde örnek almalıyız.
2013’TE İSTANBUL’DA OTEL FİYATLARINDA GEVŞEME OLACAK…
Belli aylarda yine çok yüksek fiyatlardan konuşacağız ancak, 12 aylık süreçte artan yatak arzı ve misafirin alternatiflerinin artması nedeniyle fiyatlar gevşeyecek. Bu kaçınılmaz. İstanbul hala yükselişte, henüz ‘peak’ noktasına gelmedi. Otelciler kesinlikle şımarmamalıdır. Bir bütün olarak hareket edip, genel politika anlamında buna dikkat etmeliyiz. İstanbul birçok Avrupa kentinden çok daha temiz ve güvenli. Bu özellliğimizi en iyi şekilde kullanmamız gerekiyor. ( Turizm Aktuel )