KARTEPE' DE TURİZM NASIL OLMALI

Dört mevsim turizm istiyoruz

Belediye Başkanı Şükrü Karabalık, panelin açış konuşmasında 3 yıllık mazisi olan Kartepe’nin Samanlı Dağları’nın zirvesindeki kayak merkeziyle dikkat çektiğini, bölgede turizmi dört mevsime yaymak istediklerini söyledi. “Kartepe, İzmit’le Adapazarı arasındaki 23 kmlik alana yayılıyor. İzmit ile Sapanca arasındaki ilçemiz Maşukiye, Eşme,  Uzunçiftlik, Köseköy,  Uzuntarla, Acısu, Arslanbey, Sarımeşe ve Suadiye beldelerinden oluşuyor. İstanbul’a 1.5-2 saat uzaklıkta. Otoyol’un doğu çıkışından Kartepe yazan tabeladan çıkıp, 1 km sonra ilçe merkezine geliyorsunuz.  Kayak merkezimiz ilçe merkezine 35-36km. Kayak merkeziyle birlikte elektrik motorlarıyla çalışan halatlı su kayağı merkezimiz de peyzaj düzenlemesi bitince 2012 yazında hizmete açılacak.  İlçede 30 adet hara var.  At yetiştiriciliği için iklim uygun.  At yarışlarının yapıldığı bir idman merkezimiz mevcut.  470 ahırı olan idman merkezinin hipodrama dönüştürülmesi çalışması da yakında bitecek. Aynen Velifenedi’de olduğu gibi Karepe’de at yarışları  yapılacak. Eşme kıyısındaki yürüyüş yollarımız  alternatif turizme elverişli. Yaylalarımızı da turizme açmak istiyoruz” sözleriyle Kartepe hakkında bilgi verdi.

Yeni oteller geliyor

Kartepe’ye çıkışta özellikle hafta sonlarında yoğunluk yaşandığını belirten Karabalık, yeni otellerin yapılacağını söyledi; “Konaklama alanında, Kartepe Green Park’ın dışında Maşukiye Alabalık Vadisi’nde genellikle ailelerin işlettiği küçük pansiyonlarımız var. Kartepe’ye çıkan yol üzerinde 40 adet yemek yenecek yer bulunuyor. Yeni otellerin yapılmasıyla  ilgili  başvurular var. Uluslararası firmalardan ikisi Kartepe’de otel yapımı için imar, plan, tadilat çalışmaları için belediyeye başvurdu. Özellikle Kocaeli hızlı tren istasyonunun Kartepe’de yapılacak olması, iki ay önce açılan Cengiz Topel Havaalanı, Sapanca Yolu ikileme çalışması ve köprülü kavşak projeleri  de tamamlandığında karayolu ve hava yoluyla ilçemize ulaşım çok daha kolaylaşacak. Bu yatırımların  turizme de daha fazla katkı sağlayacağını düşünüyorum.” dedi.

 
 
Kartepe Kent Merkezi düzenleniyor

Karabalık’ın konuşmasından sonra, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından onaylanıp 28 Ocak 2012 tarihli Resmi Gazete´de yayınlanarak yürürlüğe giren Kartepe Kent Merkezi Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı’nın tanıtımı da yapıldı.

Kartepe İlçesi´nde Sarımeşe Hürriyet Mahallesi, Köseköy Fatih ve 17 Ağustos mahallelerini içine alan 378 hektarlık alanda projelendirilen Kartepe Kent Merkezi Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı Projesi’nde 10 katlı bir otel, ışığı geçirmek amacıyla  üzeri şeffaf bir malzemeyle kaplı dükkanlar, Osmanlı çizgileri taşıyan üç katlı bir ilköğretim okulu,  rekreasyon alanları , sinema, tiyatro, kongre ve halk eğitim merkezi, belediye binası, kaymakamlık binaları, yeraltı otoparkı bulunuyor.

Kötü turist iyi turisti kovar

TUYED Genel Sekreteri Osman Nihat Aydoğan, konuşmasına Kartepe’nin doğa harikası bir yer olduğunu söyleyerek başladı.  Aydoğan; “Kartepe’nin topraklarının % 6.6 sulak alan, %74 zirai alan, platolar, %42 ormanlık alandır.  Bu ormanlık alanın %60’ı da doğal ormandır. Bu özeliklere sahip ilçede turizm alanı hızlabüyüyor” dedikten sonra deneyimlerini şöyle paylaştı:

“Turizmi sürdürülebilir hale getirmemiz için turizmin kalitesini artırmak gerekli.  Nitelikli turiste yöneldiğinizde turizmden elde edeceğiniz gelir de yükselecektir. Avustralya’ya yılda  5.5 milyon turist geliyor, 25 milyar dolar turizm geliri elde ediyor. Türkiye’ye 35 milyon turist geliyor,  25 milyar dolar kazanıyoruz. Ülkemizde turist sayısı artmasına rağmen gelirler hızla düşüyor. Unutmayın, kötü turist iyi turisti kovar. Az ve öz turist gelsin, para bırakan doğaya, çevreye saygılı, kendisi gibi insanları ülkeye çeken turist gelsin.  Yerel ürünler, yerel mutfak, alternatif etkinlik çeşitliliği gibi sunumlarla turistin daha fazla para harcamasını sağlamak lazım.”

Aile işletmeleri eğitilmeli

Kartepe deki konaklama tesislerinde sorunlar olduğunu vurgulayan Osman Nihat Aydoğan, “Kartepe Green Park hariç profesyonel işletme yok denecek kadar az.  Çoğu aile işletmesi. Aile işletmelerinde baba başta olmak üzere çocuklar çalışıyor. Yörede birbirinin kopyası mekanlar sıralanıyor. Hijyende, çevre koruma standartlarında ve hizmet kalitesinde sorunlar var.  Hizmet kalitesini yükseltmek için eğitim politikaları uygulamak gerekiyor. Bu doğaya sahip çıkacak yerel insanları da bu işin içine katıp, Kültür ve Turizm Bakanlığı da dahil çeşitli kuruluşlardan destek alıp, sertifika programları  oluşturarak  hizmet kalitesini belli bir standarta yükseltmelisiniz.” dedi.

Kartepe’ye çıkan araç sayısı sınırlansın

Aydoğan önerilerini şöyle sıraladı ve ; “Kartepe’ye çıkan yolun halini hepiniz biliyorsunuz, Hafta sonlarında Boğaz Köprüsü trafiğinden daha fazla yoğunluk oluyor. Bu bölgelerin kullanım kapasiteleri sınırlanabilir. Belli bir araç sayısının üzerinde sokmamak lazım. Gelismiş ülkelerde gece aydınlatması dahi yaban hayatı için tehdit olarak görülüyor.

Turizm çevre için tehlike de oluşturur

“Doğa gittikçe fakirleşiyor. Yaban hayatı giderek yok oluyor. Turizm bir takım kötü alışkanlıklar da getirir.  Turizme sadece para kazanmak olarak bakmayın. Yurtdışında yapılan bir araştırmaya göre Kanada’da bir aile günde 326 litre su kullanıyor. Kırsal kesimde 700 litre su kullanıyor. Gelişmiş bir ülkede evde 500 litre su kullanılıyor, bir otelde ise oda başına 1800 litre su kullanılıyor. İngiltere’de kişi başı kullanım 150 litre iken Asya’da bu rakamın üçte birine düşüyor.  Tesis yaparken kesilen ağaçlarla havadaki karbondioksit miktarını artırıyoruz.

Kendi topraklarınıza sahip çıkın

“Bodrum, Antalya gibi yerlerde yapılan bir yanlışlık var .İstanbullular buralara gelip beğeniyorlar, yerleşiyorlar. Sonra o toprakları satanlar onların emrinde çalışmaya başlıyor. Sürdürülebilir turizmde esas  olan yerel halkın zenginleşmesi, toprağına sahip çıkmasıdır. Doğal kaynakların korunmasıdır buna, ağaç veya yaban hayatın korunması da dahildir.” diyerek, Kartepelilere altın değerinde tavsiyeler de bulundu.

Dağa bu kadar yüklenmeyin

GeziciYak Seyahat Acentası’nın sahibi ve Genel Müdürü Sevinç Akdoğan,  acenta olarak Kartepe’ye tur gönderdiklerinde kış döneminde daha yolda sorunlar yaşadıklarını belirterek, kayak merkezine çıkan yoldaki gereksiz araç trafiğine dikkat çekti. Doğal alanların iyi korunmadığını, gerek Sapanca gölünde, gerek dağ ve yaylalarda kirliliğin arttığını vurgulayan Sevinç Akdoğan; “Turizmden aldığınız payı arttırmak için hedef kitlenizi iyi belirlemelisiniz. Kartepe’nin hedef kitlesinde gördüğümüz kadarıyla gencler yok, yaşlılar yok, özellikli guruplar yok,  yabancı guruplar yok. Turizmi çeşitlendirerek, bu guruplara yönelik düzenlemeler yaparak,  turizmi yaz, kış, ilkbahar, sonbahara yayabilir, doğaya ve dağa yapılan baskıyı azaltılabilirsiniz. Eğitim ve uygulamaları sağlayarak ön büroda çalışandan mutfak personeline, bel boydan kat görevlisine, garsona kadar herkesi eğitimden geçirmelisiniz. Laz fıkrasında olduğu gibi turiste “Beğenmezsen yemeceğsun” diyemez, dinlenmek, eğlenmek, yeni yerler görmek isteyen turiste kendi doğrularınızı dayatamazsınız. Sizin gibi İstanbul ve  çevresinden gelenlere hizmet veren yerlerin bunlara önem vermesi gerekir” dedi.

Köy pansiyonculuğunu yaygınlaştırın

Akdoğan sözlerini şöyle sürdürdü; “Benim önerim,  yeni yeni oteller yapıp, yatak sayısını manasız biçimde arttırmak ve doğayı bozacak yatırımlar yerine varolan konaklama yerlerinin kalitesini yükseltmeniz ve ev pansiyonculuğunu geliştirmenizdir.  Yaylalar panayır yerine dönmeden kontrollü bir şekilde turizme açılsın.  Yaylalalara konaklama tesisleri yapmak yerine köy evlerinizi pansiyonculuğa açabilirsiniz. Yani aşağıda konaklanır, yukarıda çeşitli doğa sporları yapılır. Böylece dağın yükü azaltılır. Para kazanmak için yok edici turizme gitmemek lazım. Trekking rotaları oluşturup, çocuk eğitim kampları, şirketlerin orienteering yapacağı kamplar açarak,  koruma kullanma temelli  daha iyi bir turizm yerleştirilebilir.”

Kırsal turizm yaygınlaşmalı

Panele köylü kıyafetiyle gelen Kırsal Turizm Derneği Başkanı Nedim Zurnacı,  eko turizm, tarım turizmi, çiftlik turizmi ve köy turizmini kapsayan kırsal turizmin dünya genelinde hızla yayılan bir turizm dalı olduğunu ve artık insanların bağlar, bahçeler, tarlalarda çalışarak, pekmez şıra yapımını öğrenerek tatil yapmaya başladıklarını hatırlattı.

Kartepe’de de ne varsa onun üretildiği çiftliklerde kırsal turizmin yaygınlaştırılabileceğini söyleyen Zurnacı, tarım ürünlerinin sağlıklı üretimi, ambalajlanması ve pazarlanması konusunda yerel halkı bilgilendirerek iş ve gelir imkanlarının da arttırılabileceğini söyledi.

Kartepe marka olacak mı?

Panelde, panelist Marka Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Metin Çelik, Kartepe Belediye işbirliğinde 13 ay boyunca ilçede turizm alanında yaptıkları çalışmaları belgelendirdikleri 350 sayfalık “Kartepe Turizm Marka Kent Strateji Planı” kitabı ile 2023 stratejisini oluşturduklarını kaydetti.

 İlçede 72 turizm şekli belirlediklerini belirten Çelik, “Turizmcilerle bire bir görüşmeler yaparak problemlere çözüm önerileri getirdik. İlçenin tanıtımı adına değişik çalışmalar içinde bulunarak turizm çalıştayı düzenledik. Katıldığımız uluslar arası fuarlarla Kartepe’nin bir destinasyon merkezi olmasını sağladık. Bu sayede Kartepe’de artık muhatap bulabilmektedir” dedi.