TÜRSAB'IN İMKANLARI ÜZERİNDEN AĞALIĞA SULTANLIĞA KALKIŞMADIK!

TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, Genel Kurul'da yaptığı konumasında "TÜRSAB’ın imkanları üzerinden ağalığa sultanlığa kalkışmadık"dedi.

TÜRSAB'IN İMKANLARI ÜZERİNDEN AĞALIĞA SULTANLIĞA KALKIŞMADIK!

TÜRSAB'ın bugün başlayan 24'üncü Genel Kurulu'nda bir konuşma yapan TÜRSAB'ın mevcut başkanı ve yeni dönem başkan adayı Firuz Bağlıkaya konuşmasında şunları dile getirdi:


Halil ÖNCÜ konuşmayı canlı yayın ile okuyucularımıza duyuruken, yüzlerce kişi canlı yayını izledi. İşte o konuşma:

" Ülkemizin dört bir yanında turizme hizmet veren, Türkiye'nin büyümesi, insanlarının daha iyi yaşaması için gecesini gündüzüne katan değerli çalışma arkadaşlarım hepiniz Genel Kurulu'muza hoş geldiniz, şeref verdiniz.

Kongremizin TÜRSAB'a ve siz değerli üyelerimize hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum.

Öncelikle başta Cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere ülkemizin bekası uğruna, vatanımızın  bütünlüğünü korumak için bugüne kadar hayatlarını feda eden tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyor, gazilerimize minnet ve şükranlarımızı sunuyorum.

Hepinizin bildiği gibi geçtiğimiz yıllarda yaşadığımız tüm olumsuz olaylara rağmen sizlerin emeğiyle, dur durak demeden yaptığınız çalışmalarla ülkemiz turizmi yeniden yükselişe geçti.

Bu yükseliş öyle bir yükseliş ki; 2019 yılının ilk 10 aylık döneminde sektörümüz, Türkiye'nin dış ticaret açığını tek başına kapatır hale geldi.

54 sektörü besleyen, 1 milyon iki yüz binden fazla insana istihdam sağlayan turizm, Türkiye'nin bir numaralı stratejik sektörü konumuna yükseldi. En çok ihtiyaç duyulan zamanda, gereken kaynağı turizm ailesi sağladı.  Bu adeta bir görevdi ve o görev alnımızın akıyla yapıldı.

Bu başarı sizin başarınız, alın terinizin karşılığı ve ülkemize olan gönül bağımızın en güzel göstergesi. Ne mutlu ki, turizmin Türkiye'nin geleceği ve ekonomisi için en stratejik sektör olduğu, artık tüm makamlarda tartışmasız kabul ediliyor. Sizleri yürekten kutluyorum. Sizlerle aynı yolda yürümekten onur ve gurur duyuyorum. Birliğimizin 24. Olağan Genel Kurulu'nda yaşadığımız bu coşku, bu heyecan son derece mutluluk verici.

Bugün; doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine ülkemizin dört bir yanından gelen TÜRSAB ailemizin değerli üyelerinin buluştuğu, birbiriyle hasret giderdiği bir gün. Bu vesileyle de tüm başkan adaylarımıza başarılar diliyor, bu seçimden hepimizin ortak değeri olan birliğimizin, kazançlı çıkacağına yürekten inanıyorum.

Genel Kurul’a gösterdiğiniz bu yoğun katılım; demokrasiye olan inancınızın, sektöre olan aidiyet hissinizin ve geleceğinize sahip çıkma iradenizin en güzel kanıtı. Sağ olun, var olun.

Değerli üyelerimiz, hatırladığınız üzere 23'üncü Olağan Genel Kurul'da sizlerin oy verme hakkınıza ipotek konulması nedeniyle sandıktan çıkan irade, maalesef 3 aylık bir gecikme ile tecelli edebildi.

Kanunla belirlenen 24 aylık görev süremiz bu haksız ve vicdansız yaklaşım neticesinde 21 aya indi. 3 aylık görev süremiz adeta gasp edildi. Yani aslında görev yaptıkları sürelerde TÜRSAB’ın kaynaklarını nasıl israf ettilerse,  kendilerinden sonra görev alacakların üç ayını da israf ettiler,  heba ettiler.

Güvenlik gibi kimsenin inanmadığı ve turizme zarar veren, kabul edilemez bir gerekçeyle seçimimizi ertelettiler. Elbette korkunun ecele faydasının olmadığını genel kurul gösterdi.

Tüm engellemelere, her türlü oyuna rağmen "Bize Değişim Gerek" dediniz ve sesinizi yükselttiniz. Artık yeter söz bizimdir dediniz. Bunu sizin iradeniz başardı.

Gerileme dönemini bitirip yükselme dönemini başlattınız. Bu süreçte sözün; sizin sözünüz olduğunu iradenin sizin iradeniz olduğunu bir an için aklımızdan çıkarmadık.

Kerameti bir an bile kendimizde aramadık. TÜRSAB’ın imkanları üzerinden ağalığa sultanlığa kalkışmadık. Burayı bize aziz bir emanet olarak gördük, görevlerin gelip geçici olduğunu bir gün dahi aklımızdan çıkarmadık. Asıl olan  alnının  akıyla burada  bu salonda olmaktır. Alnımızın akıyla alnımızın açıklığıyla, alnımızın teriyle buradayız.

İlk günlerde, bin türlü usulsüzlük ve yanlış yönetimden dolayı üzerimize yıkılan devasa borca, mazbatayı aldığımız günün ertesinde gelmeye başlayan hacizlere rağmen TÜRSAB'a olan görev aşkımızı hiç kaybetmedik.

Eski yönetimin, sonu gelmeyen ticaret sevdası yüzünden tam tamına 180 icra takibiyle uğraştık. Bizim kaçıp gideceğimizi düşündüler ama yılmadık. Dimdik ayakta durduk.

Seçimi ertelettikleri o üç aylık dönemde kime ve neden kesildiği belli olmayan toplamı 130 milyon lirayı evet arkadaşlar tam 130 milyonu bulan çeklerle, hacizlerle kapımıza dayandılar.

Göreve gelir gelmez ibra olmamış eski yönetimin hesapları, bakanlık müfettişlerince denetlenirken biz de tam bağımsız uluslararası bir kuruluşa hesapları denetlettik.

Tüm hesaplar teker teker incelendi. Biz, üzerimize düşen vazifeyi yaptık, Cumhuriyet Savcısı’nın talebi üzerine hazırlanan bilirkişi raporunda bu yolsuzluk ve usulsüzlükler kuruşuna kadar tespit edilmiştir artık konu ağır ceza yargılamasının konusudur. Biz de sonuna kadar takipçisi olacağız.

Bakınız bu kurum icra takipleriyle yıpratılıp var olma mücadelesi verirken bugün adaylığa soyunan arkadaşlar, TÜRSAB’ın yönetiminde oldukları dönemde TÜRSAB’dan aldıkları ticari işlerle meşgullerdi.

Hala bir şeyi anlamamakta direniyorlar, Kabul etmek istemiyorlar, artık TÜRSAB, üyeleri için var onu yönetenler için değil. Yöneticiler TÜRSAB’ın içini boşaltmayacak, bu dönemde olduğu gibi dolduracak.

Geçmişte yapılanların parmak izlerini silmeye çalışanlara asla geçit vermeyiz aslında bu usulsüzlükleri o kadar açık yapmışlar ki parmak izini bırakın, ayak izi bırakmışlar.

Bu hesaplarla bu kurnazlıklarla, eski düzeni getirmeye çalışanlara, geçmişi özleyenlere, bunun için organize olanlara bu genel kurul asla geçit vermeyecektir, izin vermeyecektir.

Hiçbir organize ittifak bu yapılanların üstünü örtemez. Dün mücadele ettikleriyle bugün kol kola olanların hazin manzarası çok net ortadadır. Önümüze çıkan her engel bizi daha da güçlendirdi. Yılmamızı beklediler ama sizlerden aldığımız güçle, enerjiyle yolumuza devam ettik, devam ediyoruz.

18 yıllık yönetimin sebep olduğu yıkıntıyı kaldırmak için ben ve Yönetim Kurulu arkadaşlarımız mesai kavramı olmadan çalıştık. Hazreti Ömer'in de dediği gibi sabır boyun eğmek değil, mücadele etmektir. Biz de bu düsturla karşımıza çıkan tüm zorluklara göğüs gerdik, mücadele ettik ve sizlerin desteğiyle başardık.

Her şeye rağmen söz verdiğimiz gibi kısa sürede birliğimizde sağlam temellere oturttuğumuz hukuksal düzen ve disiplin sayesinde; adil yönetilen, hesap verebilen şeffaf bir TÜRSAB ortaya çıkarttık.

Yönetim dönemimizde büyük, küçük demeden hiçbir üyemizi birbirinden ayırmadık, herkese eşit davrandık. Taraf göstermeye çalışanlara rağmen kimsenin tarafı olmadık. Bu ilkesel duruşumuzu sonuna kadar koruduk, koruyacağız.

Değerli arkadaşlar, verdiğimiz sözlerin başında; dürüstlük ve adalet geliyordu. Birlik olarak, olması gerekene, yani asli görevlerimize odaklandık. Ticaret sevdasına girmedik, üyelerimize rakip olmadık. Önceliğimiz hep siz değerli üyelerimiz oldu.

TÜRSAB şu anda her birimiyle şeffaf bir kurum. Birliğe ait belgesiz tek kuruş harcama yok. Seyahat Acentalarımıza fayda sağlayan işler dışında hiçbir faaliyetimiz yok. TÜRSAB bünyesinde bir iktisadi işletme kurduk. Üye kayıt ve aidat dışı ne gelir varsa parası da oraya geliyor, ödemesi de oradan yapılıyor. Kayıtsız hiçbir işlem kesinlikle yapmıyoruz.

İlk günden bu yana benimsediğimiz bu ilkemiz gereği birliğimize ve iktisadi işletmemize ait mali bilanço tablolarımızı düzenli olarak web sitemizde yayınlıyoruz.

Sevgili meslektaşlarım, biz bu yola sizinle, sizden aldığımız güçle sizin için çıktık. Başarıyı bir varış noktası olarak değil, bir yolculuk olarak gördük. Kabul etmek gerekir ki, maalesef yapamadığımız, yetiştiremediğimiz işler de oldu. Henüz hayata geçiremediğimiz ve hepimizin beklediği önemli hususlardan biri de Birlik yasamız.

Üzerinde hassasiyetle durduğumuz 1618 sayılı yasanın değişmesiyle ilgili kültür ve turizm bakanlığı bürokratlarıyla birlikte çok yoğun bir çaba gösterdik. Ben ve Hukuk Müşavirimiz neredeyse her hafta yasa toplantısına katılmak için Ankara'ya gittik.

Bu süreçte sayın Bakanımız da üyelerimizin ve diğer sektör paydaşlarının katılımıyla gerçekleşen en az 3-4 toplantıya bizzat kendisi Başkanlık etti.  Yeni tasarıda acentalarımızın haklarını korumak için mücadele ettik. Web sitemizde yaptığımız duyuru ile 40 gün boyunca sizlerden görüş aldık.

Gelen görüşler doğrultusunda oluşturduğumuz ve Bakanlık Bürokratları ile uyum içinde Mart 2019'da son şeklini verdiğimiz, yeni yasamızın daha erken çıkmasını beklememize rağmen,

Genel Kurul’a yetişmedi. Yasamızın Aralık ayı içinde çıkmasını bekliyoruz.  Nitekim Sayın Bakanımız da yaptığı son açıklamalarda, kanun çalışmasının yıl bitmeden Meclis'e sevk edileceğini söyledi.

Kıymetli arkadaşlarım,

Bu yasa sadece benim yasam değil. Bu yasa, hepimizin çıkarlarını, menfaatlerini koruyan, bizi geleceğe taşıyacak bir yasa. Mesleğimizin, Türkiye turizminin, bu sektörden ekmek yiyen ve çocuklarının geleceğini inşa eden meslektaşlarımızın yasası. Ne benim ne de Yönetim Kurulu'ndan herhangi bir arkadaşımızın hiçbir zaman makamlarla kişisel bir tartışması olamaz. Ne yaptıysak ve yapıyorsak TÜRSAB üyelerinin menfaatlerini savunmak için yapıyoruz.

Üyelerimizin mesleğini yapmalarına engel teşkil edecek hiçbir adıma izin vermedik, vermeyeceğiz. Bu kurumsal vakarlı duruşu yanlış yorumlayanlar bilsinler ki bu makamlar kapı kulu olarak, el etek öperek gelinecek makamlar değil. Bu makamlara icazet Genel Kurul’dan alınır, icazeti başka yerlerde arayanlar hüsrana uğrarlar. Kurumların hakkı kapıkulu olarak el etek öperek ulufe peşinde koşarak lütuf dilenerek korunamaz. Bir kuruma başkan olmanın yolunu Genel Kurul iradesinde değil icazette arayanların o kuruma verebileceği hiçbir şey yoktur. Hele hele bu kurum ile kurum aleyhine yaptıkları ticari faaliyetler ortadayken buna cüret etmeleri bile hayret vericidir, can sıkıcıdır milletin aklıyla alay etmektir.

TÜRSAB'dan ticari menfaat sağlamış biri nasıl bu kurumda Başkanlık yapar   bu ne cürettir.  Siz bu hazirunun bu kirli ittifaklara müsaade edeceğini mi zannediyorsunuz? Burası kimsenin kaybettiği itibarini arayacağı yer değildir.  Bazıları icazet aldım der, bazıları benim itibarım yeter der.

Bu vesile ile taraf olması için yapılan tüm tahriklere rağmen, durumdan vazife çıkartmaya çalışan etraftaki tüm bezirganlara rağmen, kongre sürecinde tarafsızlığını korumak için elinden gelen hassasiyeti gösteren, üzerinden seçim kotarmaya çalışan fırsatçılara geçit vermeyen Kültür ve Turizm Bakanımıza da huzurlarınızda teşekkür etmek istiyorum.

Değerli arkadaşlar,

TÜRSAB'a yakışan bir zihniyetin inşası için hukuk temelinde, bağımlılıktan uzak, biat kültürüne karşı yeni bir kültür oluşturmaya gayret gösterdik.  Bunun en güzel örneğini ise son bölge temsil kurulu seçimlerinde gösterdik. BTK seçimlerini eski anlayışta olduğu gibi "Ben seni destekleyeyim sen de beni Başkan yap" alışverişine çevirmedik. Al gülüm ver gülüm işlerine son verdik. BTK'larımızı güçlendireceğiz dedik ve bunu yaptık. Tüm BTK'ları yetkili kıldık. Göreve gelen her arkadaşımızın her zaman destekçisi olduk olacağız. Projelerini hayata geçirmeleri için tüm imkanlarımızı seferber ettik edeceğiz. BTK’ lar bölgesindeki acentaları hakkıyla temsil ettiğini bizim dönemimizde anladı.  İlk defa BTK'ların bir bütçesi oldu. İhtiyaç olan, talebi olan bütün BTK'larımızın ofislerini yeniledik. Çalışma yapmak isteyen tüm BTK'larımızın önünü açtık. Ayrıca, Bölge Temsil Kurullarımızın yetkisini artıran, özgüvenini geliştiren bir uygulamayı daha başlattık. BTK'larımızın onayı olmadan acenta kurdurmadık.

O nedenle son yapılan btk seçimlerine Genel Kurul'a katılan üye sayısından çok daha fazla üye katıldı. Önümüzdeki dönemde inşallah BTK'larımızı daha da güçlendireceğiz, yetkilendireceğiz.

Saygıdeğer meslektaşlarım;

"Görevini tam yerine getirmemiş olanın vicdan yarasına, ne mazeretin çaresi ne ilacın çaresi şifa olur" der Mevlana. Çok şükür ki bizim vicdanımız rahat. İyi bir vicdan en iyi yastıktır. Hesabını veremeyeceğimiz hiçbir işe girmedik, girmeyeceğiz. Şu bir gerçek ki, bunca yıllık bir yönetim zihniyetinin yarattığı sorunları çözmek için biraz daha zamana ihtiyacımız var. Dolayısıyla bir dönem daha bizlere teveccüh göstermeniz için tekrar aday olduk.

Yine sıkı bir dönem geçirip sözlerimizi sonuna kadar yerine getirerek, TÜRSAB'ın kurum olarak saygınlığını daha da artırmayı hedefliyoruz. Birliğimizi sadece borçlarıyla anılan bir kurum değil, projeleriyle öne çıkan, takdir toplayan bir yapı haline getirmek için gayret gösteriyoruz. Görev süremizin sonunda sizlerin helalliğini alıp müsaadenizi isteyeceğim.

En büyük arzum, bir dönem daha size hizmet verdikten sonra bayrağı donanımlı bir ekibe teslim etmek. Bu birlik hepimizin birliği. Yeni gelen arkadaşımızı da bağrımıza basar, başkanımız olarak sonuna kadar destekleriz. Mahkeme kadıya mülk değildir. Emaneti hakkıyla taşıyıp zamanı geldiğinde teslim etmek esastır. Namustur.

Kıymetli meslektaşlarım,

Başarıya ulaşmanın yolu samimiyetle ve sürekli çalışmaktan geçer. Hasbii olmaktan geçer. İlahi hakikat ışığında "Emrolunduğumuz gibi dosdoğru olacağız"

Kongre’de yemin edip kongre bitince dönenlerden olmadık, olmayacağız, burada söz verip sonrasında boş verenlerden olmadık, olmayacağız. Burada düz yürüyüp, kongre bitince yan çizenlerden olmadık olmayacağız. Burada esip gürleyip, sonrasında sinenlerden, eğilenlerden olmadık olmayacağız. Çok şükür sizlerin boynunu öne eğdirecek hiçbir işin içinde olmadık. Kaybedecek, boşa geçirilecek tek bir dakikamız bile yok. Gün ortak akılla geleceğin vizyonunu belirleme günü.

Değerli arkadaşlarım, bu iş gönül işi, vefa işi. Biz de bu anlayışla, mesleğe emek vermiş, yıllarını bu meslek için sarf etmiş büyüklerimize, duayenlerimize vefamızı göstermek adına çok güzel bir projeyi hayata geçiriyoruz.

 Düzce'de gerçekleştirilecek olan yaşam köyü projesi bu bakımdan çok özel bir anlam taşıyor.  Düzce Belediyesi tarafından birliğimize tahsis edilecek, içinde gölü de olan yaklaşık 220 dönüm alan üzerinde kuracağımız Yaşam Köyü'nde; konaklama alanları, dinlenme alanları, kamp alanları, tabiat parkları, hobi alanları yer alacak.  Bu tahsis süresince emeği geçen başta TURSAV vakfı yönetim kuruluna

Batı Karadeniz BTK başkanımız Sayın Ercan Güner’e; projenin vücut bulma sürecine maddi bağışta bulunarak katkı sağlayan, tüm üyelerimize teşekkür ediyorum, şükranlarımı sunuyorum.

Kıymetli arkadaşlar, bu nefes nefese yoğun tempoda, koşturma sırasında, istemeden ve hatta bilmeden de olsa gönül kırdıysak affınıza sığınıyoruz. Hatamız varsa da mutlaka ders çıkartırız. Burada en önemli yol göstericimiz yine sizler olacaksınız.

Sizlerin önerileri, fikirleri, eleştirileri her zaman kılavuzumuz olacak, Allah’ın izniyle Cumhuriyetimiz’in 100'üncü yılı 2023'e başarılarla yürüyeceğiz, hedefleri tutturmuş olacağız ve bu başarıyı ülkemize ve Cumhuriyetimiz’in kurucusu büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e armağan edeceğiz.

Bu dönemde işlerini aksatmak ve ailesini ihmal etmek pahasına yoğun bir mesai sarf eden yönetim, denetim, disiplin kurullarında görev alan arkadaşlarıma, BTK Başkanlarımız ve üyelerimize, İhtisas Kurulu Başkanlarımıza ve üyelerimize, Genel Sekreterimize, Hukuk Departmanımıza, Grup Başkanlarımıza,  kaptanlardan, ikram görevlilerine, Denetim Ekibimizden Sicil Departmanımıza tüm personelimize özverili çalışmaları nedeniyle çok teşekkür ediyorum.

Ebediyete intikal eden çok değerli meslektaşlarıma Allah'tan rahmet diliyorum. Sektörümüze hizmet veren tüm meslektaşlarımıza sağlıklı, huzurlu ve başarılı bir ömür diliyorum.

Değerli arkadaşlar

Yarın hakimiyet üyenindir diyerek özgür iradenizi sandığa yansıtacaksınız. Hiç kuşkusuz, TÜRSAB ülkemizin güçlü geleceğinin şekillendirilmesinde en etkin oyunculardan biri olarak hizmet etmeye devam edecektir. Genel Kurulumuzdan çıkacak sonucun başta tüm üyelerimize, ülkemize, ve dünya turizmine hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Edirne’den Kars’a, Antalya’dan Van'a, Trabzon’dan Mersin’e, Ankara’dan Muğla’ya, Mardin’e, Eskişehir’e, Konya’ya değişimin gücüyle yürümeye, sektörümüzü birlikte büyütmeye devam edelim.

Sonuç ne olursa olsun yarın Genel Kurul salonundan bir ve beraber olarak çıkalım. Eminim ki; güçlü bir şekilde çıkan iradenizin sesi, birçok yeniliğin de habercisi olacak.

Bu seçimlerde oyunuzun rengi ne olursa olsun, hangi adayı desteklerseniz destekleyin sandıktan çıkan sonuç, TÜRSAB'ın lehine, Kurumumuzun geleceğine ışık tutan bir sonuç olsun, hayırlı, uğurlu olsun.

Sağ olun, var olun. Her birinize ayrı ayrı sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Gününüz, gönlünüz hep aydınlık, yolunuz açık olsun.

Değişim devam ediyor!